YÜZSÜZ
Masaya oturdum, yanıma geldi.
Sevdim biraz, oyun oynamak istedi.
Oynadık, istediği gibi.
Daha bebeydi ne de olsa.
Oyun oynamak geliyordu içinden.
Ve beni de kattı oyununa.
Derken yemek geldi, sipariş ettiğim.
Sandalyede otururken,
Gelen yemek ile birlikte, masaya çıktı.
Sandalyeye geri indirdik.
Öğrenmesi lazımdı hayatı.
Rahat edemezdi insanlar çünkü.
Öğretmek lazımdı gerçekleri.
Ve daha bilmiyordu hayatı.
Hemen öğrendi aslında...
Ve yere inip yerde bekledi,
Kendine verilecek olan azığı...
Yemek bitti, yine geldi kucağıma,
Çok yüzsüz dedi karşımdaki arkadaşım.
Tamam dedim,
Adı Yüzsüz olsun...
*
Dediğim gibi daha bebeydi,
Ve birkaç hafta önce
O da Crossroads müdavimi olmuştu.
Crossroads'ın kedigillerden olan asıl sahibi,
Pofidik isimli kedimizdi.
Ama bu da ortak olmak istiyordu.
Bazı akşamlar,
Pofidik ile kavgalarına şahit olduk.
Ama artık sorun etmiyorlardı,
Aynı ortamı paylaşmayı.
İkisine de yetecek kadar azık vardı çünkü...
Ve doğruyu bulmuşlar,
Barış ilan etmişlerdi.
*
Yüzsüz, biraz daha geri plandaydı,
Eğer Pofidik yanındaysa.
Önce Pofidik'e yemek verilmesini bekliyordu.
Sonra kendine gelecek olan yemeğe razıydı.
Ve hiç hır gür çıkarmadılar bugün,
İnsanoğlunun aksine...
*
Akşam saatlerinde
İçeri girmemesi gerektiği halde,
İçeri girmeye başlamıştı.
Üç-dört kez dışarı çıkarıldı
Çalışanlar tarafından...
Ama bu kadar çok ısrar ettiğine göre,
Bir şey vardı bu ısrarlarının arkasında...
*
En son,
Ben gider alırım dedim,
Dart alanına kaçan kediyi yani Yüzsüz'ü...
Ama ben gittiğimde,
Kendisini karşılıksız sevecek birini bulmuştu.
Ve yeni sahibinin gözlerinden,
Görmüştüm ben de bu durumu...
Müdahale etmeden geri döndüm.
*
Ne oldu dediler,
Yeni sahibini buldu dedim.
*
Beş dakika geçmedi,
Yeni sahibi dediğim kızla çıkageldiler bar tarafına...
Yüzsüz, kızın polarının içindeydi
Ve gözleri kapanmış,
Hırıltısı duyulacak şekilde,
Uyuyordu,
Hareket halindeki kızın polarının içinde...
*
Buydu işte,
Sevgi denen şey...
İkisi de sevmişler,
Kucak açmışlardı birbirlerine...
*
Üç saat sonra,
Giderken gördüm kızı...
Yüzsüz yine polarının içindeydi kızın.
Adını dedim, "Yüzsüz" koyduk,
Öyle kalsa olur mu dedim.
Bir arkadaşım itiraz etse de,
Kız; "Evet dedi, çok yüzsüz...
Tam da adına yakışacak şekilde..."
*
Ve giderken,
Evdeki kedilerimle anlaşamazlarsa,
Geri getirsem olur mu dedi,
Sokakta yaşayan kediyi;
Sokağa bırakmaya kıyamayan gözlerle...
"Elbette" dedik,
"Buraya değilse bile,
Sokağın bir ucuna bıraksan,
Bir-iki dakika içinde gelir eski mekanına,
Merak etme..."
*
Ve yeni yuvasına doğru yol aldı,
Öncesinde veterinerde tüm aşılarını olacak,
Tüm tedavileri yapılacak şekilde.
*
Hayat,
Böylesi güzel insanların sayesinde
Dönüyor belki de...
Yoksa,
Ne anlamı var ki hayatın.
Umarım sen de,
Yeni evine alışırsın "Yüzsüz"...
Ki benim hiç şüphem yok...
24 Ekim 2020
Crossroads

0 Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınızda küfür, hakaret, incitici söz, küçük düşürücü ifade olmamalıdır. Uygun olmayan içerik olması durumunda yorumlarınız silinecektir.