Bir sabah servis müdürü beni çağırdı.
- "Bak" dedi
"Şimdi söyleyeceklerim aramızda kalacak,
Kimseye bir şey söylemeyeceksin".
- "Tamam" dedim "aramızda sır".
- "Furkan Uzan'ın eşi hamile ve Furkan Uzan,
Parodi Dans Üçlüsünün Dr. Birol'u vasıtasıyla,
Bizden üç boyutlu ultrason alacak".
- "Ooooooo bu süper bir haber bu.
Ne zaman, nereye kuruyoruz?"
- "Şu tarihte, Furkan Uzan'ın Yeniköy'deki villasına kurulacak
Ama sen önce Etiler'de
Dr.Birol Bey ile görüşeceksin.
2 hamal seninle gelecek,
Seninle gelecek hamalları seç,
Onlara da aman tembih et,
Kim ne sorarsa sorsun,
Hiçbir şey söylemesinler.
Haliyle ağzı sıkı birilerini bul"
- "Tamamdır, o iş bende".
*
Aradan bir ay geçti,
Sipariş edilen cihaz geldi.
Cihaz o tarihlerde mevcut donanımı ile birlikte,
Üç yüz bin Amerikan Doları seviyelerinde.
Önce çek falan verelim demişler,
Bizimkiler kabul etmemiş tabi,
Para hesaba havale edildikten sonra,
Yurtdışı sipariş yöntemi ile satmışlar.
Furkan Beylere güven olmaz çünkü.
Nakit işlem harici her yöntem sakat...
Sonuç itibariyle
Muhtemelen,
Furkan Beylerin iş yaptıkları firmalar içinde,
Kazıklanmayan tek firma biz olabiliriz.
*
Cihazı ofise getirmeden,
Gümrükten teslim alarak,
AHL'den Etiler'e geldik.
Satış koordinatörü sürekli beni arıyordu.
- Olum şu yeni cihazı kim almış, sen bilirsin.
- Bilmiyorum, haberim olsa bilgi vermez miyim!
- Vermezsin olum MİT ajanı gibisin, zorlamazsak ağzından lafı alamayız.
- Ama bilmiyorum gerçekten!
- Lan olm sen bilmiyorsan, kim kuracak o cihazı? Öğrendim bugün gümrüğe gelmiş ve cihaz gümrükten çekilmiş.
- Abi sen diğer arkadaşları ara, gerçekten bilgim yok!
- La olum çok üçkağıtçısın, biliyorum ve eminim, biliyorsun mevzuyu...
*
Etiler'de Dr.Birol Beyin süper villasına giriş yaptım.
Onunla konuşup,
Onun talimatları ile işlem yapacaktım.
Beli silahlı iki bodyguard,
Beni villanın alt katındaki mahzene götürdüler.
Ben orada işlem yapılacak sanıyordum.
Silahlar görünecek şekilde sorguya aldılar.
Kimsin sen?
Ne için geldin?
Birol Bey ile bağlantın nedir?
Neden randevün yok?
Ultrasyon nedir?
Neeee Furkan Beyler mi?
*
Derken mevzu değişti,
Apar topar beni mahzenden çıkarıp,
Süper lüks bir odaya aldılar.
Bir kaç dakika sonra,
İnanılmaz seksi bir kadın girdi odaya:
- Birol Bey sizi bekliyor, buyrun lütfen...
*
Önde seksi kadın,
Arkasında ben kolidor boyunca yürüdük,
Ama kız o kadar güzeldi ki,
Yol bitmesin isterdim.
*
Dr.Birol'un devasa odasına girdim.
Tokalaştı,
Koltuklardan hangisine oturacağıma
Bizzat kendisi karar verip,
Beni zoraki yönlendirdi.
Niyeyse bilmiyorum.
*
O zamanlar LCD TV'ler inanılmaz değerli,
Ama bunun odasının her yerinde,
Devasa LCD ekranlar var.
Prens TV'nin sanırım o zamanki yöneticisi,
Dr.Birol Bey'di,
Onun için bir süre Prens TV seyrettik,
Klipler, sanatçılar, şarkıcılar hakkında konuştuk.
*
Konu ultrasona gelince,
O da bin tembih etti,
Kimse bilmeyecek, duymayacak,
Duyan biri olursa,
Önce seni vurdururum falan.
Ki bunu ciddi bağlamda söylüyordu.
*
Ne yapacağımı,
Kiminle görüşeceğimi,
Nereye gideceğimi,
Detaylı bir şekilde anlattı.
Beli silahlı korumalar eşliğinde,
Binanın dışına çıkardılar beni.
*
Ben önde,
Nakliye aracı arkada,
Yeniköy'deki villaya gittik.
Furkan Uzan, o zamanlar
Kanal DE'deki bir magazin programında
Habercilik yapan bir kadınla evlenmişti.
Kapıda o karşılar beni gibisinden,
Basit duygularla gitmiştim villaya.
*
Binanın kale gibi olduğunu,
Yakınlaşınca farkettim.
Askeri bir birliğe girmek çok daha kolaydı.
Bir dolu sorgudan,
Üst aramasından sonra,
Ev bölümüne giriş yaptım.
*
Eve girdiğimde ilk gördüğüm,
Yabancı firmlerdeki gibi,
Üst kata çıkan oval bir merdiven vardı.
Merdiven boyunca ki,
Bütün alanı çevreleyerek yapılmış bir merdivendi,
Kocaman portrelerin olduğu,
Manzaraların olduğu tablolar vardı.
Her tablo birbirinden güzeldi.
*
- "Cihazı nereye kuracağız" dedim.
- "Üst kata" dediler.
- "Tamam" dedim, merdivenlere yöneldim.
Bir anda etrafım korumalarla doldu.
Merdivenden çıkamayacağım konusunda
Gerekli fırça atıldıktan sonra,
Binanın içine sonradan adapte edilmiş,
Küçük bir asansör ile beni üst kata çıkardılar.
- "Cihaz bu odaya kurulacak" dediler.
"Bu oda" dedikleri yatak odası idi.
- "Buraya mı" dedim.
- "Evet buraya" dediler.
- "Ama burası yatak oda...." diyecektim
Biri cümleleri ağzıma tıktı.
- "Sana fikrini soran olmadı,
Ne deniyorsa sen onu yap".
- "İyi, siz bilirsiniz!!!"
*
Cihazı bina girişinde açtık.
Asansörün önüne getirdik.
Ama cihaz asansöre sığmadı.
Müthiş bir panik havası oldu.
20 kişi, 20 yere telefon etti.
Cihazın parçalanıp,
Asansör ile üst kata çıkarılması söylendi.
Cihazın yekpare olduğunu,
Parçalanamayacağını ifade ettim.
Yarım saat bekledik,
Nihayet karar çıktı.
Özel birileri beklendi.
Elleri eldivenli insanlar,
Tabloları oldukları yerden
Büyük bir özenle kaldırdılar.
Merdivenler bizim için kullanılabilir duruma geldi.
*
Biz üst kata merdivenlerle çıkılma ihtimalini düşünmediğimizden,
Hamal sayısı yeterli değildi.
İzbandot gibi olan korumalar da,
Cihaza destek verdiler ve
250 kilogram ağırlığındaki cihaz,
Elbirliği ile üst kata çıkarıldı.
*
Hamallar gitti,
Başımda bir koruma bıraktılar,
O da bir kaç dakika sonra gitti,
Ben cihazı kurmaya başladım.
On - onbeş dakika geçmedi,
Üst kattan bir kadın konulaşak yanıma geldi.
Furkan Uzan'ın haberci olan eşiydi.
Televizyondaki gibi güzeldi.
Ve ben işimi yapmaya çalışırken,
Kendisi benimle konuşmak istedi,
Ama normal bir konuşma olmadı.
Bir iki soru sordu,
Aşağılarcasına yorumlar yaptı,
Abuk sabuk şeyler söyledi,
Ve çekti gitti.
O güzel kadından,
Benim dünyamda hiçbir güzellik kalmamıştı.
Ve sonradan görmeliğin,
Nirvanasını yaşatmıştı bana.
*
İşimi bitirdim,
Birilerine evrakları imzalattım.
Ofise geri döndüm.
*
Satış koordinatörü olan arkadaş
Üç gün benimle uğraştı,
"Cihaz nereye satıldı?" diye.
Ben hep "bilmiyorum" dedim.
On gün sonra büyük bir gururla yanıma geldi.
- "Sen bilmiyorsun, ama ben biliyorum artık" dedi.
- "Neyi" dedim.
- "Cihaz kime satılmış öğrendim"
- "Hangi cihaz?"
- "Geçen gün sorduğum cihaz vardı ya, o cihaz"
- "Kime satılmış peki?"
- "Furkan Beylere satılmış olum!"
- "Hadiii beeee, gerçekten mi?"
- "Valla baakkk"
*
O gün de pek renk vermedim.
İki gün sonra,
Gazelerin magazin bölümünde,
"Furkan Uzan eşine hamilelik hediyesi olarak,
Dünyanın en gelişmiş ultrason cihazını aldı"
Haberini gördüm.
- "Eyvah" dedim, "sıçtık"...
Şimdi bu Dr. Birol bozuntusu beni arayıp,
Olayı benden bilecek!!!"
Haliyle bir heyecan sardı beni.
O heyecandan haberin tamamını okumamışım.
Halbuki haberin devamında,
Kaynak olarak,
Furkan Uzan'ın eşinin doktoru olarak belirtilmiş.
Ben hedef olmaktan kurtulmuşum.
*
Gel zaman git zaman,
Furkan Uzan'ın karısı doğurdu.
Cihaz toplamda 2-3 kez kullanıldı.
Ve Furkan Beylerden beklenmeyecek bir hareketle,
Tatvan'daki bir devlet hastanesine bağışlandı.
*
Bunun için Dr. Birol yine beni çağırdı,
Tatvan'a benim gitmemi,
Konu ile ilgili olarak detay vermememi söyledi.
Bu konuşmadan 1-2 gün sonra Tatvan'a gittim.
Tatvan'a gönderilen cihazı da kurduktan sonra,
Bugüne kadar pek bahsetmediğim bu konuyu,
Sizlere açıklamaya karar verdim.
05 Temmuz 2017
Ankara
Not: Bu hikayedeki, olaylar ve kişiler tamamen uydurmadır. Herhangi bir şahsı ya da kurumu tanımlamaz.
- "Bak" dedi
"Şimdi söyleyeceklerim aramızda kalacak,
Kimseye bir şey söylemeyeceksin".
- "Tamam" dedim "aramızda sır".
- "Furkan Uzan'ın eşi hamile ve Furkan Uzan,
Parodi Dans Üçlüsünün Dr. Birol'u vasıtasıyla,
Bizden üç boyutlu ultrason alacak".
- "Ooooooo bu süper bir haber bu.
Ne zaman, nereye kuruyoruz?"
- "Şu tarihte, Furkan Uzan'ın Yeniköy'deki villasına kurulacak
Ama sen önce Etiler'de
Dr.Birol Bey ile görüşeceksin.
2 hamal seninle gelecek,
Seninle gelecek hamalları seç,
Onlara da aman tembih et,
Kim ne sorarsa sorsun,
Hiçbir şey söylemesinler.
Haliyle ağzı sıkı birilerini bul"
- "Tamamdır, o iş bende".
*
Aradan bir ay geçti,
Sipariş edilen cihaz geldi.
Cihaz o tarihlerde mevcut donanımı ile birlikte,
Üç yüz bin Amerikan Doları seviyelerinde.
Önce çek falan verelim demişler,
Bizimkiler kabul etmemiş tabi,
Para hesaba havale edildikten sonra,
Yurtdışı sipariş yöntemi ile satmışlar.
Furkan Beylere güven olmaz çünkü.
Nakit işlem harici her yöntem sakat...
Sonuç itibariyle
Muhtemelen,
Furkan Beylerin iş yaptıkları firmalar içinde,
Kazıklanmayan tek firma biz olabiliriz.
*
Cihazı ofise getirmeden,
Gümrükten teslim alarak,
AHL'den Etiler'e geldik.
Satış koordinatörü sürekli beni arıyordu.
- Olum şu yeni cihazı kim almış, sen bilirsin.
- Bilmiyorum, haberim olsa bilgi vermez miyim!
- Vermezsin olum MİT ajanı gibisin, zorlamazsak ağzından lafı alamayız.
- Ama bilmiyorum gerçekten!
- Lan olm sen bilmiyorsan, kim kuracak o cihazı? Öğrendim bugün gümrüğe gelmiş ve cihaz gümrükten çekilmiş.
- Abi sen diğer arkadaşları ara, gerçekten bilgim yok!
- La olum çok üçkağıtçısın, biliyorum ve eminim, biliyorsun mevzuyu...
*
Etiler'de Dr.Birol Beyin süper villasına giriş yaptım.
Onunla konuşup,
Onun talimatları ile işlem yapacaktım.
Beli silahlı iki bodyguard,
Beni villanın alt katındaki mahzene götürdüler.
Ben orada işlem yapılacak sanıyordum.
Silahlar görünecek şekilde sorguya aldılar.
Kimsin sen?
Ne için geldin?
Birol Bey ile bağlantın nedir?
Neden randevün yok?
Ultrasyon nedir?
Neeee Furkan Beyler mi?
*
Derken mevzu değişti,
Apar topar beni mahzenden çıkarıp,
Süper lüks bir odaya aldılar.
Bir kaç dakika sonra,
İnanılmaz seksi bir kadın girdi odaya:
- Birol Bey sizi bekliyor, buyrun lütfen...
*
Önde seksi kadın,
Arkasında ben kolidor boyunca yürüdük,
Ama kız o kadar güzeldi ki,
Yol bitmesin isterdim.
*
Dr.Birol'un devasa odasına girdim.
Tokalaştı,
Koltuklardan hangisine oturacağıma
Bizzat kendisi karar verip,
Beni zoraki yönlendirdi.
Niyeyse bilmiyorum.
*
O zamanlar LCD TV'ler inanılmaz değerli,
Ama bunun odasının her yerinde,
Devasa LCD ekranlar var.
Prens TV'nin sanırım o zamanki yöneticisi,
Dr.Birol Bey'di,
Onun için bir süre Prens TV seyrettik,
Klipler, sanatçılar, şarkıcılar hakkında konuştuk.
*
Konu ultrasona gelince,
O da bin tembih etti,
Kimse bilmeyecek, duymayacak,
Duyan biri olursa,
Önce seni vurdururum falan.
Ki bunu ciddi bağlamda söylüyordu.
*
Ne yapacağımı,
Kiminle görüşeceğimi,
Nereye gideceğimi,
Detaylı bir şekilde anlattı.
Beli silahlı korumalar eşliğinde,
Binanın dışına çıkardılar beni.
*
Ben önde,
Nakliye aracı arkada,
Yeniköy'deki villaya gittik.
Furkan Uzan, o zamanlar
Kanal DE'deki bir magazin programında
Habercilik yapan bir kadınla evlenmişti.
Kapıda o karşılar beni gibisinden,
Basit duygularla gitmiştim villaya.
*
Binanın kale gibi olduğunu,
Yakınlaşınca farkettim.
Askeri bir birliğe girmek çok daha kolaydı.
Bir dolu sorgudan,
Üst aramasından sonra,
Ev bölümüne giriş yaptım.
*
Eve girdiğimde ilk gördüğüm,
Yabancı firmlerdeki gibi,
Üst kata çıkan oval bir merdiven vardı.
Merdiven boyunca ki,
Bütün alanı çevreleyerek yapılmış bir merdivendi,
Kocaman portrelerin olduğu,
Manzaraların olduğu tablolar vardı.
Her tablo birbirinden güzeldi.
*
- "Cihazı nereye kuracağız" dedim.
- "Üst kata" dediler.
- "Tamam" dedim, merdivenlere yöneldim.
Bir anda etrafım korumalarla doldu.
Merdivenden çıkamayacağım konusunda
Gerekli fırça atıldıktan sonra,
Binanın içine sonradan adapte edilmiş,
Küçük bir asansör ile beni üst kata çıkardılar.
- "Cihaz bu odaya kurulacak" dediler.
"Bu oda" dedikleri yatak odası idi.
- "Buraya mı" dedim.
- "Evet buraya" dediler.
- "Ama burası yatak oda...." diyecektim
Biri cümleleri ağzıma tıktı.
- "Sana fikrini soran olmadı,
Ne deniyorsa sen onu yap".
- "İyi, siz bilirsiniz!!!"
*
Cihazı bina girişinde açtık.
Asansörün önüne getirdik.
Ama cihaz asansöre sığmadı.
Müthiş bir panik havası oldu.
20 kişi, 20 yere telefon etti.
Cihazın parçalanıp,
Asansör ile üst kata çıkarılması söylendi.
Cihazın yekpare olduğunu,
Parçalanamayacağını ifade ettim.
Yarım saat bekledik,
Nihayet karar çıktı.
Özel birileri beklendi.
Elleri eldivenli insanlar,
Tabloları oldukları yerden
Büyük bir özenle kaldırdılar.
Merdivenler bizim için kullanılabilir duruma geldi.
*
Biz üst kata merdivenlerle çıkılma ihtimalini düşünmediğimizden,
Hamal sayısı yeterli değildi.
İzbandot gibi olan korumalar da,
Cihaza destek verdiler ve
250 kilogram ağırlığındaki cihaz,
Elbirliği ile üst kata çıkarıldı.
*
Hamallar gitti,
Başımda bir koruma bıraktılar,
O da bir kaç dakika sonra gitti,
Ben cihazı kurmaya başladım.
On - onbeş dakika geçmedi,
Üst kattan bir kadın konulaşak yanıma geldi.
Furkan Uzan'ın haberci olan eşiydi.
Televizyondaki gibi güzeldi.
Ve ben işimi yapmaya çalışırken,
Kendisi benimle konuşmak istedi,
Ama normal bir konuşma olmadı.
Bir iki soru sordu,
Aşağılarcasına yorumlar yaptı,
Abuk sabuk şeyler söyledi,
Ve çekti gitti.
O güzel kadından,
Benim dünyamda hiçbir güzellik kalmamıştı.
Ve sonradan görmeliğin,
Nirvanasını yaşatmıştı bana.
*
İşimi bitirdim,
Birilerine evrakları imzalattım.
Ofise geri döndüm.
*
Satış koordinatörü olan arkadaş
Üç gün benimle uğraştı,
"Cihaz nereye satıldı?" diye.
Ben hep "bilmiyorum" dedim.
On gün sonra büyük bir gururla yanıma geldi.
- "Sen bilmiyorsun, ama ben biliyorum artık" dedi.
- "Neyi" dedim.
- "Cihaz kime satılmış öğrendim"
- "Hangi cihaz?"
- "Geçen gün sorduğum cihaz vardı ya, o cihaz"
- "Kime satılmış peki?"
- "Furkan Beylere satılmış olum!"
- "Hadiii beeee, gerçekten mi?"
- "Valla baakkk"
*
O gün de pek renk vermedim.
İki gün sonra,
Gazelerin magazin bölümünde,
"Furkan Uzan eşine hamilelik hediyesi olarak,
Dünyanın en gelişmiş ultrason cihazını aldı"
Haberini gördüm.
- "Eyvah" dedim, "sıçtık"...
Şimdi bu Dr. Birol bozuntusu beni arayıp,
Olayı benden bilecek!!!"
Haliyle bir heyecan sardı beni.
O heyecandan haberin tamamını okumamışım.
Halbuki haberin devamında,
Kaynak olarak,
Furkan Uzan'ın eşinin doktoru olarak belirtilmiş.
Ben hedef olmaktan kurtulmuşum.
*
Gel zaman git zaman,
Furkan Uzan'ın karısı doğurdu.
Cihaz toplamda 2-3 kez kullanıldı.
Ve Furkan Beylerden beklenmeyecek bir hareketle,
Tatvan'daki bir devlet hastanesine bağışlandı.
*
Bunun için Dr. Birol yine beni çağırdı,
Tatvan'a benim gitmemi,
Konu ile ilgili olarak detay vermememi söyledi.
Bu konuşmadan 1-2 gün sonra Tatvan'a gittim.
Tatvan'a gönderilen cihazı da kurduktan sonra,
Bugüne kadar pek bahsetmediğim bu konuyu,
Sizlere açıklamaya karar verdim.
05 Temmuz 2017
Ankara
Not: Bu hikayedeki, olaylar ve kişiler tamamen uydurmadır. Herhangi bir şahsı ya da kurumu tanımlamaz.

0 Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınızda küfür, hakaret, incitici söz, küçük düşürücü ifade olmamalıdır. Uygun olmayan içerik olması durumunda yorumlarınız silinecektir.