Bu ülkede;
Biyomedikal alanındaki sanırım ilk resmi mezun
Ben ve sınıf arkadaşlarımdır.
Lise bazında kurulan ilk Tıp Elektroniği Bölümü,
Tübitak MAM desteği ile Gebze Meslek Lisesi çatısı altında idi.
Ve ben de bu liseden mezun olan ilk 20 kişiden biriydim.
*
Üniversite ve askerlik bittikten sonra;
Biyomedikal mühendisi olarak işe başlamam da
Tesadüf değildi...
Bu yöndeki tüm çevre,
Benim lise arkadaşlarımdandı.
Haliyle, ister istemez bu sektörde iş bulmuştum.
Üstelik hiç iş arama girişimim olmamıştı.
Profesyonel olarak
22 seneden fazla 23 seneden az süredir
Bu mesleğin içerisindeyim.
Lise başlangıcını sayarsak 34-35 yıl önce başladı macera...
*
İşe başladığımda ilk sorumluluğum
Ekokardiyografi cihazları idi.
Bu sebeple;
Planlı bir işim olmadığı zamanlarda,
Günlerimin büyük bir kısmını,
Daha çok Siyami Ersek Kalp ve Göğüs Hastalıkları Hastanesi ile
Koşuyolu Kalp Hastanesi'nin Koşuyolu'ndaki binasında geçirirdim.
*
Bir doktor değildim belki ama
Özellikle Siyami Ersek Hastanesi'nde
Rahmetli Tuna Tezel hocam,
Ertan sen de katılacaksın bu derse deyip,
Eski ekokardiyografi odasında ya da yakınındaki derslikte,
Asistanları ile birlikte beni de zaman zaman derse alırdı.
Kalbi tanımadan,
Kalp kontrolünün yapıldığı ekokardiyografi cihazını
Tam olarak tanıyamayacağımı ya da anlayamayacağımı
Ve tamir edemeyeceğimi söylerdi
Ki gerçekten de haklıydı...
*
Hem hayat dersi olarak,
Hem de kalp anotomisi olarak,
Bir çok detay öğrenmiştim.
Ki bu da cihazları tamir etmemde
Ya da daha doğru ayarlar yapmamda,
İnanılmaz etkili olmuştu.
*
Tüm bunların yanı sıra,
Bir doktorun yetişmesinin ne kadar meşakkatli olduğunu da
Tüm bu süreçler sırasında bizzat görmüş biriyim.
Haliyle giderlerse gitsinler değil,
Kesinlikle bu ülkede kalmalıdırlar demek zorundayız...
Onlar olmadan ileri medeniyetler seviyesine ulaşamaz,
Ya da ulaşırsak; o seviyelerde kalamayız.
Doktorlarımızın bilimsel çalışmaları olduğu sürece ve
Doktorlarımız gerçekten insani koşullarda çalışıp,
Bu ülke ve dünyamız için
Faydalı olacak çalışmalar yapabildiği sürece,
İleri medeniyetler seviyesine ulaşabiliriz.
Başkalarının keşifleri ile değil kendi keşiflerimiz ile övünmek ve
Dünya literatüründe söz sahibi olmak olmalıdır amacımız...
*
Bu vesile ile,
Saygıdeğer doktorlarımızın
14 Mart Tıp Bayramını canı gönülden kutlarım.
İyi ki varlar ve iyi ki var olacaklar...
Giderek değil, kalarak bu ülkeye değer kazandıracaklardır...
Şüphem yoktur...
14 Mart 2022
Ankara